The Best of 3rd Exam

The Best of 3rd Exam
(8/C)

8. Sınıf Ünite Konuları

UNIT 2
May: -ebilmek. İhtimal bildirir.
I may be late. (Geç kalabilirim.)

Should: -meli -malı. Tavsiye ve öneri bildirir.
You should see a dentist. (Bir diş hekimine görünmelisin.)

If: Eğer. Koşul cümlesinde kullanılır.

Good at + Ving : -de iyi olmak

I can play guitar very well. = I am good at playing guitar
He can surf well = He is good at surfing

Bad at + Ving : -de kötü olmak

I can't drive well. = I am bad at driving
I can't cook well . = I am bad at cooking

but = however

I like English lessons but I can't speak English well
I like English lessons. However, I can't speak English well


I don't like the motorcyles but I know how to ride.
I don't like the motorcyles. However,I know how to ride

                             

CONDITIONAL SENTENCES ( IF CLAUSES ) ŞART CÜMLELERİ

Introduction: Giriş


Birbirine bağlı olan olayları ( yani birinin olması diğerinin olmasına bağlı ya da etkense ) anlatmada İngilizce’de Conditional sentences ( şart cümleleri) dediğimiz yapı türü kullanılır.
Şart cümleleri iki cümle ya da cümlecikten oluşur. Birisi if kelimesiyle başlayan cümleciktir ki buna if clause ( if cümleciği ) denir. Diğeri ise if cümleciğinin tesirinde ortaya çıkan cümleciktir ki buna da Main clause ( ana cümlecik ) denir.


Cümleye if clause ya da main clause ile başlanabilir. Eğer cümleye if clause ile başlanırsa, if clause ile main clause arasına virgül konur.
Conditional’lar genel itibarıyla üçe ayrılır, ancak birinci tip iki ayrı şekilde ele alındığında bunlar dörde ayrılır.
Bu cümlelerin tipleri biraz karışık olduğundan, önce genel olarak ana tipler hakkında genel bilgi verecek daha sonra ayrıntılı olarak şart cümlelerini göreceğiz. İngilizceyi öğrenmeye yeni başlayanlar için if’li cümleler çok karışık olduğunda öğrenmeyi kolaylaştırmak için bunları üçe ayırabiliriz.
If kelimesi Türkçeye ( eğer ), (şayet), veya ( …se), (…sa) şeklinde çevrilir.
Şimdi ana tiplerini kısaca görelim.

Birinci tip : If + Simple Present Tense __________ Future Tense
Yapı : If + ( do ) ( will do )


Bu yapı gelecekle ilgili olması muhtemel, mümkün olayları anlatır.
If they come early, I will call you. Eğer erken gelirlerse seni ararım / arayacağım.

If li kısmın başta olması şart değildir ancak if li kısmın simple present tense’te olması gerekir. Aynı cümle şöyle de söylenebilir: I will call you if you they come early.

If Ali brings the ball, we will play football. Ali topu getirirse futbol oynarız.

Type 0 ( Zero ) ( olduğunda olur )


Bu tip anlatımda if (eğer) manasından ziyade ( her ne zaman, her ne vakit) manalarında gibi kullanılmaktadır. Bu tür anlatımda kesin ve kurallaşmış durumlar ifade edilir. Gerek if clause ve gerekse main clause daki cümleciklerin zamanı simple present tense tedir.

If it rains, the ground gets wet. Yağmur yağdığında yer ıslanır.
The bell rings if you push this button. Bu düğmeye bastığınızda zil çalar.
If you touch fire, your hands gets burnt. Ateşe dokunursanız, eliniz yanar.
If you heat metal, it expands. Metali ısıtırsanız genleşir.

Type 1. ( olursa, olur / olacak )


Bu tür anlatımda if clause, ihtimal halinde olan ( yani gerçekleşeceği veya gerçekleşmeyeceği kesin değil fakat ihtimal halinde olan ) durumları ifade etmede kullanılır. Gelecekle ilgili durumlardan bahsedilirken kullanılır.

If clause persent tense; main clause ise will / shall future, modals, (may, can, etc.) veya imperative ( emir cümleleridir).

If it rains, we will stay at home and sleep till noon. Eğer yağmur yağarsa, evde kalır ve öğleye kadar uyuruz / uyuyacağız.

If you lend him some money, you may not get it back. ( Eğer ) ona para verirsen, geri alamayabilirsin.

If my mother has prepared the meal. I’ll have my dinner. Eğer annem yemeği hazırlamışsa, yemeğimi ( akşam ) yerim.

Can you tell him to come home if you see him? Onu görürsen, eve gelmesini söyleyebilir misin?

You will fail if you don’t study. Çalışmazsan sınıfta kalırsın.
If he comes, take him upstairs. Gelirse üst kata çıkar.

If they are still sleeping, tell them that they are fired. Eğer hala uyuyorlarsa onlara kovulduklarını söyle.

Should in type 1


İhtimal hali oldukça uzak olan durumlarda if clasue de should kullanılır. Should un yerine by any change da kullanılabilir. Örnekler incelendiğinde anlaşılacaktır.

If you should see Mr Fix in Istanbul, give him my regards. İstanbul’da Mr. Fix i görecek olursan, selamlarımı söyle.

If a war should break out, I may emigrate to Saudi Arabia. Eğer bir savaş çıkacak olursa, Suudi Arabistan’a göç edebilirim.

If the enemy by any change attack this village, the villagers will counterattack them. Eğer düşman bu köye saldıracak olursa, köylüler karşı saldırıda bulunacaklar.

Inversion in type 1


Should başa getirildiği zaman if kullanılmaz. Ancak bu, daha resmi bir kullanım şeklidir ve daha çok iş mektuplarında ve resmi yazılarda kullanılır, günlük konuşmada kullanılmaz.

Should you see Mr. Fix in Istanbul, give me my regards. İstanbul’da Mr Fix’i görecek olursan selamlarımı söyle.

Should a war break out, I may emigrate to Saudi Arabia. Eğer bir savaş çıkacak olursa, Suudi Arabistan’a göç edebilirim.

Should the enemy attack this village the villagers will counter-attack them. Eğer düşman bu köye saldıracak olursa, köylüler karşı saldırıda bulunacaklar.

Will and would in type 1


Normal olarak if li cümlelerde if in bulunduğu kısımda yani yan cümlecikte will veya would kullanılmaz. Ancak Type 1 de eğer will i ( kabul etmek), ( razı olmak ), (istekli olmak), (lütufta bulunmak), (… nezaketini göstermek ) ve ( sakıncası yoksa ) = ( wouldn’t mind ) anlamında kullanırsak Type 1 de if li kısımda will veya would kullanabiliriz.

If you will lend me 500 dollars, I will be able to buy that car. Eğer bana 500 dolar borç verme lütfunda bulunursanız o arabayı alabileceğim.

If you will help me, I’ll finish this in time. Eğer bana yardım ederseniz, yardım etme lütfunda bulunursanız bunu zamanında bitiririm.

We shall understand the subject better if you would be kind enough to explain in a little bit more? Eğer biraz daha izah etme nezaketinde bulunursanız konuyu daha iyi anlayacağız.

If you wouldn’t mind opening the window we may have more fresh air. Eğer pencereyi açarsanız daha fazla temiz hava alabiliriz.

Görüldüğü gibi bu cümlelerde hitap edilen kişinin rızası gözetilmekte ondan rica edilmektedir.

Alternatives in type 1


Bir de if clause kısmında if clause yerine imperative ( emir cümleleri ) kullanıldığı zaman da aynı mana anlaşılabilmektedir.

Keep the windows closed at night and you won’t get ill. Gece pencereleri kapalı tutarsan hastalanmazsın.

Keep the windows closetd at night or you will get ill. Gece pencereleri kapalı tut yoksa hastalanırsın.

Type 1 de if li kısımda normalde simple present tense kullanıldığı yazmıştık. Bazı durumlarda present continuous tense, present perfect tense ve present perfect continuous tense te kullanılabilir.

Örnekler

If he is still sleeping, I will sack him. Eğer hala uyuyorsa onu kovacağım.

If she has typed the letter, I’ll post it. Eğer mektubu daktilo etmişse postalayacağım.

If you have been working since 9 o’clock, you’ll need a rest. Eğer saat 9′dan beri çalışıyorsan dinlenmeye ihtiyacın olacak.

Daha önce ana cümlede yani if in olmadığı cümlede; modal ( may, can, must, vs. ) kullanılabileceğini yazmıştık. If clause da ise bu modal’lardan can ve must kullanılır.

Örnekler

If I must go there, I will. Eğer oraya gitmek zorundaysam, gideceğim.

If I can find him, I will talk to him. Eğer onu bulabilirsem onunla konuşacağım.

Ana cümledeki modal’ların continuous şekillerini kullanmak da duruma göre mümkün olabilir.

If he is tired, he may be sleeping now. Yorgunsa şimdi uyuyor olabilir.

UNIT 1
FOREVER- daima,sonsuza kadar.

  • Friends are forever.
  • I will love you forever. ;)

A GOOD LISTENER-

* You have to be a good listener if you want to have more friends.

SHARE IDEAS WITH- fikirlerini paylaşmak.

*You have to share your ideas with me so that(böylece) I can understand you.

TELL SECRETS- sırlarını anlatmak.

* I don’t want to tell her secrets to you.

MISTAKES- yanlış.

* She is very carefull.She doesn’t want to make any mistakes.

SPEND- harcamak

  • Spend money,
  • Spend time…etc.

AGREE X DISAGREE- aynı fikirde olmak X zıt düşmek.

  • I sometimes disagree with you.

CALL – aramak (telefon)

* Goodbye dear, I will call you later. (Seni daha sonra arayacağım.)

SPECIAL – özel

* Good friends are always special for me.

CLASSMATE – sınıf arkadaşı.

  • Who is your best classmate?

GOOD FRIEND/ BEST FRIEND/ OLD FRIEND/CLOSE FRIEND



RULE – kural

* Listening to the teacher carefully is a classroom rule.



IGNORE – dikkate almamak,aldırmamak,önem vermemek.

* Plase don’t ignore Mary,She will get upset.



WHISPER – fısıldamak

* Please don’t whisper .I can not hear you.



ALONE – tek başına.

* I can not stay alone at home at nights.I am afraid.



ADVICE- tavsiye

  • I like to read advice columns in newspapers.
  • We should listen to our teacher’s advice.

OPINION- fikir

* In my opinion, ……………



BLIND – kör

* Blind people cannot see.

GUIDE DOGS – rehber köpekler.

* Guide dogs make life easier for blind people.

TRAINING- eğitim(fiziksel olarak)

* Guide dogs have special training.

BOTH – her ikisi de

* We are both hardworking students.

* We both like pop music.

* Both of the girls are singing.

ANOTHER – diğer



EXTRA INFORMATION:

ADJECTIVES DESCRIBING PERSONALITY:



Friendly- arkadaş canlısı

Funny- komik

Helpful- yardımsever

Polite – kibar

Rude – kaba

Generous- cömert

Stingy – cimri

Supportive – destekleyen

Honest – dürüst

Trustworthy – dürüst

Cheerful – neşe dolu

Reliable – güvenilir

Kind – iyi kalpli

Have a good sense of humour – iyi bir espri anlayışına sahip olmak.

Clever – zeki

Hardworking - çalışkan



GRAMMER POINT :



  1. I think …………….. ( sanıyorum ki ..)
  2. I expect ……………  ( umuyorum ki …)
  3. I  hope ……………  (ümit ediyorum ki)
  4. I am sure ……………… ( eminim ki …)
  5. I know ………………. ( biliuorum ki)



Examples :

* She is a hardworking student. I am sure that she will get a good mark from that exam.



* She is very ill.I hope that she will get beter soon.



    WE WILL DO IT TOGETHER